5510 Sayılı Kanuna Göre İş Kazalarının kapsamı
MADDE 13- İş kazası;
a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle veya görevi nedeniyle, sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş veya çalışma konusu nedeniyle işyeri dışında,
c) Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d) Emziren kadın sigortalının, çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında,
meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır.
İş kazasının 4 üncü maddenin birinci fıkrasının;
a) (a) bendi ile 5 inci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma da en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde,
b) (b) bendi kapsamında bulunan sigortalı bakımından kendisi tarafından, bir ayı geçmemek şartıyla rahatsızlığının bildirim yapmaya engel olmadığı günden sonra üç iş günü içinde,
c) (c) bendi kapsamında bulunan sigortalılar bakımından, bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine veya kendi mevzuatlarına göre yetkili mercilere derhal ve Kuruma da en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde,
iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesinin doğrudan ya da taahhütlü posta ile Kuruma bildirilmesi zorunludur. Bu fıkranın (a) ve (c) bentlerinde belirtilen süre, iş kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde, iş kazasının öğrenildiği tarihten itibaren başlar.
Kuruma bildirilen olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık iş müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabilir. Bu soruşturma sonunda yazılı olarak bildirilen hususların gerçeğe uymadığı ve olayın iş kazası olmadığı anlaşılırsa, Kurumca bu olay için yersiz olarak yapılmış bulunan ödemeler, ödemenin yapıldığı tarihten itibaren gerçeğe aykırı bildirimde bulunanlardan, 96 ncı madde hükmüne göre tahsil edilir.
İş kazası ve meslek hastalığı bildirgesinin şekli ve içeriği, verilme usûlü ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Yargıtay Kararlarında iş Kazası
- Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, 23.3.1992, 1991-12579/ 1992-3624 sayılı kararında sigortalının mezbahana işyerinde“sarhoş vaziyette kesim yaparken bıçağı bacağına kaçırıp kan kaybından ölmesi olayını,” iş kazası saymayan iş mahkemesi kararını bozmuştur. Yargıtay, “…sigortalının işyerinde çalışırken ve işverenin işini yaparken öldüğü sabit olduğuna göre, ölümün iş kazası sonucu meydana geldiğinin kararını vermiştir.
- Yine Yargıtay’ın 10. Hukuk Dairesi 13.10.1987 tarihli ve 5024/5139 sayılı kararına göre, işveren sigortalıyı görevle başka bir yere gönderdiğinde, işçi yolda parkta arkadaşlarıyla oturup konuşurken bir bombanın patlaması sonucunda ölmesini “… Olayın sigortalının görev ile başka bir yere gönderildiği zaman süreci içinde ortaya çıktığı kuşkusuz olduğuna göre, kazayı iş kazası saymak yasal zorunluluktur” diyerek iş kazası saymıştır.
- Yine aynı nedenle, malzeme almak üzere işverence toptancıya gönderilen sigortalının gerekli alış-verişi yaptıktan sonra yol üzerinde bulunan babasına ait dükkânda çay içerken silahlı saldırıya uğrayarak ölmesini de Yargıtay HGK. 5.6.1996 tarihi, 228/454 sayılı kararı iş kazasıdır demiştir.
- Diğer bir Yargıtay kararına göre; Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 25.5.1989 tarihli, 3064/4630 sayılı kararı ile iş kazası nedeniyle hastanede tedavi edildikten sonra taburcu edilip evine gönderilen sigortalının yolda uğradığı trafik kazası da iş kazası sayılmıştır.
- Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 10.6.1983 tarih ve 328/652 kararında: “İki saat emzirme (süt) izni verilen sigortalı, bu izin süresi içinde işyerine gelmek üzere yolda karşıdan karşıya geçerken motorlu taşıtın çarpması sonucu vefat etmiştir. Meydana gelen kazıyı iş kazası olarak kabul etmiştir.
- Yargıtay’ın 21. Hukuk Dairesi, 14.5.1996 tarih, 2674/2738 sayılı kararı sigortalının işe gitmek için işveren tarafından belirlenen durakta servis aracı beklerken üçüncü şahsa ait aracın çarpması sonucu oluşan zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası sayılır demiştir.
- Yargıtay10. Hukuk Dairesi 19.6.1992 tarihli, 1991-15658/1992-6893 sayılı kararı Bir gazetenin hem yazarı, hem de genel koordinatörü olan çalışanın kendisine işverence, özel bir araç tahsis edilmesi sonucu bu araçla, evinden Gazetesi’ne gitmek üzere bu araca binip hareket etmek üzere iken teröristlerin silahlı saldırısı sonucu şoförüyle birlikte ölmesi olayını iş kazası olarak değerlendirmiştir.