@aciltıp.com Çiğdem Atik’e yazı için teşekkür ediyor
Dünyaca ünlü korku yazarları ve korku yönetmenleri ”Son Sayfaya Kadar Gerilim” için neler söylediler? Sizler için derleyip toparladık…
- Ölmekte olduğunuz bir odada olduğunuzu düşünün. Bugüne kadar gölgelerin arasında başkalarının hayatını izlediniz. Bugün kendi ölümünüzü izleyeceksiniz. İnsan hayatının sonuna yaklaştıkça, hayatının değerini daha çok bilmelidir. Oysa ki kaçımız yaşadığı günün önemini ve değerini bilmektedir? ”Son Sayfaya Kadar Gerilim”, bu felsefesiyle korku edebiyatında bir çığır açmıştır. Stephen King
- Günümüz toplum yapısını, ”geleceğin distopyası” içinde ustalıkla eleştiren yapıt, bu yönüyle, günümüzün yeni bir ”Otomatik Portakal”ıdır. Anthony Burgess
- Okudukça tüyleriniz diken diken olacak ve sürekli içinizi kemiren bir şüphe ile bir sonraki bölüme geçeceksiniz. Ama hiçbir şeyin, aslında göründüğü gibi olmadığını da göreceksiniz. ”Son Sayfaya Kadar Gerilim”, korkularımızdan içgüdüsel olarak kurtulamayacağımızı, uyuşukluğumuzu gidermek ve ahlaksal dengemizi kazanmak için, insan bilincinde şok yaratacak yapay araçlara başvurmanın gerekliliğini bir kez daha gösteriyor. Alfred Hitchcock
- Gerçekler dünyanızı sardığında, tek sığınağınız hayal gücünüzdür. ”Son Sayfaya Kadar Gerilim” gerçek ile hayal arasında bir yerde, geçmiş ve geleceğimiz arasında kendimizi sorgulamamıza neden oluyor. Tim Burton
- ”Son Sayfaya Kadar Gerilim”, bilinç altımızda yatan korkulu dünyanın sınırlarını zorlayarak bir yönüyle ”Pan’ın Labirenti”dir. Bir yönüyle de, merakımıza yenik düşüp Zeus’un hediye ettiği kutuyu açmaya çalıştığımız ve kutuda saklı duran her ne ise etrafa saçtığımız ve bir daha asla hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığı ”Pandora’nın Kutusu”dur. Aslında tüm bu olan bitenin nedeni ise, Prometheus’un, tanrıların kralı Zeus’tan ateşi çalarak insanlara vermesi ve bununla birlikte başlayan uygarlık sürecimizdir. Her süreç kendi tez ve antitezini birlikte meydana getirdiğinden, diyalektik; ”Son Sayfaya Kadar Gerilim”de, uygarlık ilerledikçe, bilgisayarlarla insan aklının yönlendirildiği bir gelecek olarak karşımıza çıkmaktadır. David Lynch
”Son Sayfaya Kadar Gerilim”in basındaki yankıları sürerken, edebiyat çevrelerinden ve dünyaca ünlü entellektüellerden yorumlar gelmeye devam ediyor…
- Materyalist ve aç gözlü bir dünyada, kurtuluşumuz, düşlerde yatmaktadır. Bu kitap, düşlerin gerçeklik olduğuna inananlara adanmıştır. Edgar Allan Poe
- ”Son Sayfaya Kadar Gerilim”de, ileri bir gelecekte bireyselliğin, sanatın ve edebiyatın olmadığı bir düzen anlatılmaktadır. Seri üretim ve tüketim, insanların kendilerine yabancılaşmasına neden olmuştur. Maddiyat, diğer tüm değerlerden üstün tutulmuş ve böylece insani değerler zamanla unutulmuş ve insanların da nesnelerden farkı kalmamıştır. İnsan eliyle yaratılan bu yabancılaşma, insan uygarlığının sonunu hazırlamaktadır. Teknolojinin getirdiği rahatlık (konformizm), andan zevk almaya yönelik hayat görüşü (hedonizm), bilinçaltı (subliminal) mesajlar; düşünmeyen, sorgulamayan, çözüm üretmeyen kitleler meydana getirmiştir. Düşünmek, şüpheye yol açtığından ve istikrarı bozabileceğinden; sistem için bir tehdittir. ”’Son Sayfaya Kadar Gerilim”, bu yönüyle, günümüzün ”Cesur Yeni Dünya”sıdır. ”Sözde özgürlükçü” bir totalitarizm olması ve bilgi kirliliği (dezenformasyon) nedeniyle süreklilik sağlaması ile; George Orwell’in ”1984”ünden ayrılmaktadır. Boyun eğen, devrine göre iktidar kimdeyse o taraftan olan kitlelerden bahsetmesiyle de, Wilhelm Reich’in ”Dinle Küçük Adam”ına da pek çok yönden benzerlik göstermektedir. Aldous Huxley
- Konusu, bir dedektif inceliğiyle işlenen ve merak duygunuzu kamçılayan olay örgüsü, kitabın sonunda açıklığa kavuşan ayrıntılarıyla ”Son Sayfaya Kadar Gerilim”, yeni nesil polisiye edebiyata göz kırpıyor. Agatha Christie
- ”Son Sayfaya Kadar Gerilim”, toplumdaki çelişkileri sorgulayan, varoluşçu bir felsefenin örneğidir. Hikayesiyle Ursula Le Guin’in ”Mülksüzler”ine, William Golding’in ”Sineklerin Tanrısı”na; felsefesiyle de Jean Paul Sartre’nin ”Bulantı”sına, Albert Camus’un ”Sisifos Söyleni”ne benzemektedir. Stanley Kubrick
- ”Sen laboratuvardaki araştırmacı; yarın sana yaşama karşı yeni bir ölüm bulmanı emrederlerse, yapacağın tek şey var: Hayır demek! Sen odandaki şair; yarın sana aşk şiirleri değil de, nefret ve kin şiirleri yazmanı emrederlerse, yapacağın tek şey var: Hayır demek! Siz yeryüzünün dört bir yanındaki, siz bütün dünyadaki anneler; sizlere yarın askeri hastanelerde hemşirelik yapacak kızlar ve yeni savaşlar için askerler doğurmanızı emrederlerse, yapacağınız tek şey var: Hayır demek! ” Wolfgang Borchert
- ”Son Sayfaya Kadar Gerilim”, ucu bucağı olmayan felsefik bir denizdir… Felsefede ”teori ve pratik” zaman zaman çelişebilir. Vardığınız yer, başladığınız nokta da olabilir. Ama ufak bir bilgi kırıntısı çoğu zaman sorunları çözmeye yetebilir. Bu kitapta, her okuyan, kendine göre farklı bir anlam bulabilir… İyi okumalar…